Domaniçli Kardeşlerimin Buluşma Mekanı

Domaniç'e Ait Şiirler




          
         
          
          
          
         
          
    

Domaniç'e Şiirler

DOMANİÇ

Dünyada çok diyarlar görmüşüm nice,nice,
İnandımki hiçbiri benzemez Domaniç'e,
Yemyeşil dağların, ormanların arkasında,
Bir pırlanta gibidir,sanki billur taşında.

Hayranlıkla bakılır şehrin damlarına,
Bir anda bağlanır Ebe'nin çamlarına,
Ey kayın ormanları,ey dumanlı dağlar ey,
Arkasında Domurköy,sol yanında Durabey.

Domaniç sevdalara dalan gönül gibidir,
Çini,tabak içinde açılan bir gül gibidir.
Ne yazık ey yeşil yurt,sana bakılmamış hiç,
Çağın gereklerinden yoksun bırakılmış Domaniç.

Gördüm ki süslenmeye,senin elin kolun yok,
Derdini dökmeye,dilin ve düzgün bir kolun yok,
İlgili makamlarca ah duyulsa bir sesin,
Sen turistleri aşık edecek bölgesin.

Senin ihmal edilişin almıyor akıl,
Geride Ilıcaksu,Çukurca,güzel Çakıl,
Arkandan tebessümle seyredince Muratlı,
Olur senin sevenin neşesi iki katlı.

Yeşil bir atlas gibi, düz verimli tarlalar,
Seni görüp bilenler,candan sevdaya dalar,
Binbir efsane saklar dağlar,duman içinde,
Bulunmaz bu güzellik ne Hint'te ,ne de Çinde.

Ey dumanlı başıyla,aşka dalan Domaniç,
Ey bir günde gönlümü,alıp saran Domaniç,
Hasretinle bağrımı yakacak,coşacağım,
Her fırsatta sana ben,çılgınca koşacağım.

Domaniç, senin için yetmez bu bir kaç kelam,
Domaniç'tekilere candan yürekten selam.
Gurbet Çocuğu

(Öz Domaniç Gazetesi:7 Ağustos 1995,18.sayı)

ELVEDA SANA GÜZEL DOMANİÇ

Bak Adana'dan uçup geldim sana,
Hoş geldin diyerek bastın bağrına,
Sıcak sevgin hayat verir insana,
Elveda sana güzel DOMANİÇ.

Seni bırakıp gitmek bana zordur,
Hasret rüzgarı tek yegane yoldur,
Kalbim senin hatıranla doludur,
Elveda sana güzel DOMANİÇ.

Gidince seni çok özleyeceğim,
Dostlara selemın söyleyeceğim,
Seni tekrar görmeye geleceğim,
Elveda sana güzel DOMANİÇ.

Bana derler Adanalı GÜLER'im,
DOMANİÇ'ten sevgi dostluk beklerim,
Ayrılık bu sana veda ederim,
Elveda sana güzel DOMANİÇ.

Ahmet GÜLER

(Yeşil Domaniç Gazetesi)

Domaniç Üstüne
Bulamırın çamuru,
Evden aldım hamuru,
Kocaman'ın değirmeninde,
Eleyiverdim de unumu.

Domurdan aldım peyniri,
Mızık çamında yaptım dürümü,
Kız seni görmek için,
Zor bekledim bu günü.

Eriklinin koyunu,
Yörük yaptı oyunu,
Erkeç eti güzel olur,
Kesiverdim de boynunu.



Koca yaylanın sisine,
Vardım tavşan izine,
İçtim kana kana suyundan,
İndim Domaniç'in düzüne.

Tiritine,havasına,suyuna,
Nefes aldım ormanında,boyuna,
Geldin mi tutar seni buralar,
Bir daha dönemezsin yurduna.
Mehmet Şahin CANBEY

Veteriner

(Öz Domaniç Gazetesi:11 Aralık 1995 36.sayı)

MUHACİRLERİN HALKINA İTHAF OLUNUR

Karaelmas Tuçbileğin arkası,
Kurulmuştur iki tepe arası,
Domaniç'in an güzel köylerinden,
Yeşil Muhacirler bir doğa harikası.

Çiftçilik,nakliyecilik gelir kaynağı,
Yan gelirdir ormancılık ve kavağı,
Çamı,gürgeni,akarsuyu,vadi çanağı,
Muhacirler köyünün tadı, damağı.

Tavşanlı'dan Tunçbilek'ten Bursa'ya gidene,
Dağı,ovası,vadisi selam verir geçene,
Temiz hava,yeşil doğa,sağlıktır bedene,
Ne mutlu Muhacirler'in kıymetini bilene.

Dedeler,nineler asaletli Türkmenler,
Töremize,ananemize emek verenler,
Çoktur bu yöreye gezmeye gelenler,
93'te gelmiştir,köyümüze Muhacirler.

Deli Ali,Kayış Ali,Yeni Tarla Çeşmesi,
Beşiktepe,Adatepe,at kişnemesi,
Allah nasip etsin bu yerlere herkesi,
Muhacirler'dir bu mevkinin yöresi.

Muhacirler virajlıdır,hızlı geçilmez,
Kömür suları karbonludur içilmez,
Mustafa UZ'un dertleri çoktur değişilmez,
Yine de Muhacirler'in güzeliğine paha biçilmez.



Mustafa UZ (Muhacirler Köyü İlkokulu Müdürü)

(Öz Domaniç Gazetesi:6 Mayıs 1996,57.sayı)

YEŞİL DOMANİÇ'İMİZ

Soğuk sularımızı dizginler vana,
Osmanlının doğduğu müjdeli kına,
Türkmen halkının ettiği dua,
Herkesin derdine çaredir HAYME ANA.

Demlerler çayı,devirirler çaydanlığı,
Genç kızlar düğünlerde kırarlar gerdanlığı,
Domaniç'in en güzel yeri,meydanlığı,
Meşhur güreşlerin yapıldığı EBE ÇAMLIĞI.

Türk milletine düşmanlar gelir vız,
Gözü pektir gencimiz,ihtiyarımız,
Ilıcaksu köyümüz nadide varımız,
En güzel yerlerinden birisi SARI KIZ'ımız.

Meşhur Asar köyünden cevizi,
Gece gündüz bekler üç tepesi,
Sefasına doyulmaz Alibey çeşmesi,
Geçit vermez düşmanlara KARA EĞREK deresi.

Tarihini kültürünü Asar'dan soranlar,
Atalardan,Türkmenlerden öğrenen torunlar,
Kahpecesine Türk askerine vuranlar,
Dimdik eyektedır,Fıranlar,Saruhanlar.

Düşmanları çarpışa çarpışa sürünce,
Rum tekfurunu İnegöl'den kovunca,
Bursa'dan Domaniç'e boylu boyunca,
Domur,Durabey,Çakıl,Çiftlik,Çukurca.

En havadar yöresi Koca Yayla'sı,
Buraya çıkarsan kalmaz baş ağrısı,
Küçükköy,Karaköy,Berçin,Çokköy vadi arası,
Çok güzeldir yemyeşil Çamlıcası.


Çatal çamlarda olmuştur nahoş töre,
Olmasın böyle olaylar,bir daha asla göre,
Asar köyümüzü sarmıştır şan,şöhret ve yöre,
Geleneğimiz,göreneğimiz aman aman nazar göre.



Asar k yün dikmesine doyulmaz,
Harçsız taş üstüne taş koyulmaz.
Suçsuz yerine adam vurulmaz,
Eğlencesine,neşesine kimse yorulmaz.

Osmanlının halkı ezelden soylu,
Bu zamanın cehaleti epey korlu,
İlçemizin bir çok sorunu dolu,
Çözecektir bunları kamu kesimi kolu.

Domaniç halkımız Tunçbilek'te kullanır dinamit,
Yaylamızın soğuğunu örter çatıda kiremit,
Ferfenemizde göz bebeğidir tavuk tirit,
İlçemize bağlı birer yerleşik kesit,
Güney,Kırık,Bükerler,Bulamır,Böçen,Beşemit.

Arımız,kovanımız,peteğimiz,balımız,
Çalışkandır,kızımız,oğlumuz,insanımız,
Domaniç Ilıcaksu köyümnde varımız,
Efsaneyle tarih fışkırır Sarı Kızımız.

Cemreler bitince çıkar çiğdem,karınca,
Çilek dolu Kara Eğrek deresine varınca,
Durabey köyüne ilk öğretmenolunca,
Unutamam hatırasını ömür boyunca.

Durabey'in dağı,havası,soğuk suyu ömürdür,
Sağlık sorunları bu yörede gömüdür,
Tunçbilekte çıkan linyit kömürüdür,
Koca İsmail sülalesi benim eşim dünürdür.

Çoktur Domaniç'imizin sorunu,
Göz bebeğidir ezgisi,türküsü,oyunu,
Bu;genç,dinamik,çalışkan kamu kesimi,
Getirecektir elbet bunların sonunu.

Türkmen yöresinin havasına soğuk suyuna,
Az zamanda alıştım hanımın huyuna,
Alibey çeşmesinin yeşil yabani çayına,
Durabey çok güzel yerleşmiştir raylı rayına.

Yeryüzünde çoktur çalışkan karınca,
Aslanapa Hlak Eğitim Müdürü olunca,
Haksızlığa uğradı hemen varınca,
Anlatamadı derdini kimseye kulunca,
Sürgün ettiler bizi Muhacirler boyunca.

Mustafa Uz (Muhacirler İlkokulu Müdürü)

(Öz Domaniç Gazetesi:1996)

DOMANİÇ'TE YÜKSELEN TUĞ

Ertuğrul Bey töreli yolökurdu
Domaniç yaylada mührünü vurdu
Kutlu Oğuz boyu duruldu durdu
Türk birlik emri başından gelir.

Ede-bali bir güzelce söz eder
Zorlukları yokuşları düz eder
Seni beni birlik eder,biz eder
Devletin temeli taşından gelir.

Osman Bey göğsünden bir çınar biter
Çınarın dalları dünyaya yeter
Doğudan batıya binlerce sefer
Cihana hükmetmek düşünden gelir.

Yürekler titreten engin söz gibi
Canları bağlayan esas,öz gibi
Gürbüz evlatları ateş,köz gibi
Mahlatun isimli eşinden gelir.

Türk'ün bükülemez bileği,kolu
Gazi erenlerin mübarek yolu
Beşbin yıllık tarih ve şerefle dolu
Millete yücelik yaşındn gelir.

Üstünlük olmasın kimseye diye
Eşit dağıtılır halk ile beye
Önce faziletli nizamdır gaye
Şanlı adaleti peşinden gelir.

Gökyüzünde güneş,yıldız,ay söne
Devranlar değişip tersine döne
Ayaklar baş olup geçerse öne
Fırtına fetretin kışından gelir.

Ahmet URFALI

(Öz Domaniç Gazetesi Hayme Ana Özel Eki:7 Eylül 1997, 4.sayfa)

ŞEHİT SARUBATU SAVCI BEY'E AĞIT
Bir ilkbahar akşamının bulusu serinliği,

Değirmen taşı gibi ezerken umutlarımı

Ben sana sığındım Domaniç'im

Kara sevdalım,içimde saklı yalnızlığım.



Çıktım dağlarına,yasladım yorgun gövdemi,

Ulu çınarlarına,heybetli çamlarına,

Alaçayım,tatlı suyum,yabanıl akışlım

Senin uğultularında dinledim yürek yanıklığını.



Dağların çıtırtısını,suların sonsuz ürpertisini,

Asırlara meydan okuyan bir çınarın içi boş gövdesinde

Yiğitlerin hala vadilerinde çın çın çınlayan,

Nice öyküler dolusu nal seslerini dinledim.



Çınarlar secde etti usulca sulara,

Alçayım kıpkızıl kedere büründü

Çamlar.çiçekler,böcekler bile duaya durdu,

Yetimler umutsuzca başlarını öne eydiler.



Kalleş bir Rum pususunda,

Alçayın kenarında,bir çınar dibinde

SAVCI BEY'e kıydılar dediler fısıldarcasına,

Yaşamak ölümden zor geldi insanlara.



Ağladıkça kayının zorlu yiğitleri,

Çam ağaçlarına asılı kandiller

Cennet nuru saçtı gönüller dolusu,

Bir başka huşu ile ışıdı yıllar boyu.



Bunu gören yoksul yürekleri,

Bir başka sevda,bir başka özlem sardı.

Coştu Kayıhan'ın yiğitleri coştu,

Kılıç sesleri taa...Allah'a.

Musatafa Kemal ŞİRİN

Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni(TAVŞANLI)

(Öz Domaniç Gazetesi:11 Haziran 2001,240.sayı,3.sayfa )

OSMANLI DİYARI DOMANİÇ
Osmanlı'dan yadigar kalmış biz,

Yukarıdakiler kırılmayın sözlerim size,

Dönüp te bir bakın şirin ilçemize,

Ata ocağıdır Yatırım yapalım Domaniç'imize.



İnegöl ve Tavşanlı arasında şirin bir ilçeyim ben,

Ey Osmanlı torunu,bana önem vermiyorsun sen,

Olmadın zamanında Yunan gavuruna yem,

Tarihimizde ne zaferler saklı ah bir bilsen sen.



Ekmek,aş istiyoru Osmanlı torununa ben,

İçimiz kan ağlıyor ah bir bilsen,

Tarihi zenginliklerim çoktur bu diyarda benim,

Küçük bir ilçeyim ama,geçmişim burada saklı benim.



Yeni yeni yatırımlar yapıtorsunuz bana,

Allah razı olsu yine ona,buna,sana,

Güveniyorum,gereken önemi elbette verirsin bana,

Vatan can borcun var toprağımda yatan atana.

Fahri TÜRK

(Öz Domaniç Gazetesi:01 Temmuz 2000,190.sayı,3.sayfa)



DOMANİÇ'E AİT TÜRKÜ,MANİ,NİNNİ,AĞIT,HALK HİKAYELERİ ve BENZERİ EDEBİ TÜRLER 


 

Bugün 6 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol